Tuesday, October 04, 2005
Mi mi si, La la si.
Evet o çok şık! O, 5000 şarkıyı birden cebinizde taşıyabiliyor, üstelik o bir apple! Yüzlerce Yeni Türk Lirası verip avcunuzun içine almak için yanıp tutuşuyoruz. Peki i-pod'un piyasadaki disk'ten mp3 çalan gereçler arasında fiyat performans oranı açısından neredeyse en kötülerinden biri olduğunu biliyor muydunuz? Rüyalarınızı süsleyen i-pod'un bembeyaz kaplaması gözlerinizi kamaştırmasın. Hem kendisi hem de reklamları ile ortalığı birbirine katan i-pod'un afaki yüzü: i-pod'un birinci nesil ürünlerini kullanan müzik severler i-pod'larını çok sevdiler. Ona gözleri gibi baktılar, her yere taşıdılar, indirdiler,yüklediler, dinlediler... ve bir gün i-pod'larının pili bitti. Sanırım 4. nesil i-pod'ları halihazırda satmakta olan Apple'ın hala çözüm bulamadığı en önemli sorun değiştirilemeyen ve uzun süreli kullanımda gerçekten tükenen pil problemi. Öyle ki bazı vakalarda 6 ila 8 haftalık kullanım süresi sonrasında pil ömrümde %50'ye varan kayıplar görülebilmekte. İşin komik yanı ise apple'ın değiştirilemeyen piller kullanma ısrarını "Ürünümüzün tasarımını olumsuz yönde etkileyebilecek bir değişiklik" tezi üzerine kurması. sanki bunun gerçekten tasarımla ilgisi varmış gibi, sanki ürünün amacı uzun süre, kabul edilebilir bir kalitede müzik çalmak değilmiş gibi.. Ulaşılamaz(!) beyaz tasarımıyla sadece var olması yeterliymiş gibi...Hey Macintosh tasarımcıları! Orada birisi var mı? Hiç bir Avuç içi bilgisayarı incelemeyi düşündünüz mü? Mi mi si, La la si... Sanki dinleyebilecekmiş gibi diskoteğinizdeki 200 CD'yi bir güzel mp3 formatına dönüştürüp cillop gibi i-pod'unuza yüklediniz. Notalar o canım beyaz kulaklıklardan kulağınıza geldikçe keyiflendiniz. Sayılı gün çabucak geçti. i-pod'unuz ilk aldığınız zaman uzun saatler boyunca notaları etrafa saçarken bir sabah uyandığınızda bu sürenin artık 2 saate indiğini üzülerek öğrendiniz. Artık 3 saatlik bir yolculuk sırasında 2. saatten sonra, yüzlerce lira verdiğiniz mp3 çalarınızın ekranına bakıp içinizden mırıldanabilirsiniz. Mi mi si, la la si, sol sol la, sol sol la. Ağaçlar fidana, fidanlar ormana. i-podlar çöpe! Keza Apple pil ömrü ile ilgili hiçbir problemi garanti kapsamına almadığı için bir bardak soğuk su içip geçen sene aldığınız mp3 CD çalarınızla tekrar barışabilirsiniz. Pilleriniz sizi arkadan bıçaklamadan önce karşınıza çıkacak başka bir sorun ise ses kalitesidir. Mac OS kullanıcıları ne der bilemiyorum ama Windows kullanıcıları i-pod'tan gelen sesten çok çok daha iyisini hak ediyor diye düşünüyorum. Bugün -maalesef- neredeyse bütün taşınabilir mp3 çalarlar i-pod'tan daha iyi ses kalitesine sahipler. Apple'ın sonraki sürümlerde üzerinde en çok durması gereken sorun sanırım bu. Ses kalitesi! Bir müzik çalar alırken sanırım insanın ilk önce aklına gelen özellik. ( Hoş, Apple'daki adem oğulları tasarımın listedeki en önemli şey olduğu konusunda hala ısrarlılar.) Apple'ın ses kalitesi üzerinde çalışacağına şüphem yok, ama eminim asla Creative Zen'in ses kalitesinin yanına bile yaklaşamayacaklar. Yüzlerce dolara satılan bir ürünün (Bilkom'un Türkiyedeki tekel olması nedeniyle ülkemizde daha da pahalıya satılıyor) 60 dolara satılan Zen ile baş edememesi sizin de bir kaşınızın yukarı kalkmasına neden olmuyor mu? Bu arada fikir olarak guzel olan kontrol tekeri'nin i-pod cebinizdeyken (Başka nerde olması bekleniyor ki? ) hiçbir işe yaramaması, kullanılamıyor olmsından bahsetmiyeceğim bile. O canım(!) tasarımı değiştirmek yerine Apple i-pod çorabı denen yeni yan ürününü piyasaya sürdü bile. Renk renk çoraplar. Koyuyorsunuz i-pod'unuzu içine, gezmeye çıkıyorsunuz,bir şarkı ileri gitmek için çorabın içinden çıkarıp, tekeri çevirip tekrar çorabın içine sokuyorsunuz ve Apple'ın nasıl olup da zaten ceketinizde var olan bir cebi size 30 dolara tekrar sattığına şaşırıyorsunuz.
Gerçekten saymaktan sıkıldığım için i-pod'un pek çok farklı ses formatıyla olan uyumsuzluğundan, kendi ses formatı olan AAC'yi bile düzgün çalabilmek için bir sürü plug-in (Yama, Program Eklentisi yada her ne derseniz.) kullanmak zorunda olduğundan bahsetmeden geçmek istiyorum. Bunun yerine i-pod'un piyasadaki 70 farklı mp3 çaların her birinin desteklediği "window media player" (WMP) desteğinden mahrum olmasından bahsetmeyi tercih ederim. İşlem basittir. mp3 çalarınızı bilgisayara bağlarsınız ve WMP isterseniz otomatik olarak isterseniz çekip bırakarak istediginiz dosyayı aletinize aktarır. i-pod'a herhangi bir şey aktarabilmek için satırları arasında hala düzeltilememiş pek çok hata (Bug) bulunan i-tunes yüklemeniz gerekir. i-tunes kendini yüklemekle kalmaz. size sormadan masaüstünüze ikonlar yerleştirir. Yine size hiç sormadan bir kaç programı daha sabit diskinize yerleştirir, gizlice windows üzerinde gerekli değişiklikleri yapar. Günümüzde yazılım dünyasında size sormadan iş yapan tek program virüslerdir. Biraz ağır bir benzetme mi oldu? O zaman i-podunuzla i-tunes dışında bir yerden (Napster, MSn Music yada diğerleri) mp3 indirmeye ve yüklemeye çalışın. Bakalım neler olacak?
Subscribe to:
Post Comments (Atom)
1 comments:
Hey, I like your blog. I am just wondering...
- Are you guys a DJ crew?
- Do you live in Istanbul?
- Do you create your own material?
Let me know, ok?
Cheers,
~Dano
Post a Comment